- 9 Haziran 2016
- Cüneyt Genç
- Gebelik Takibi ve Doğum
Gebelikte sigara içmeye devam etmek doza (içilen miktara) bağlı olarak aşağıdaki riskleri artırır.
- Düşük riski artar (1,4 kat artar)
- Düşük doğum ağırlığı olan bebek doğurma ihtimali artar (1,9 kat)
- Erken doğum riski artar (1,2 kat)
Bu risk artışları anne yaşı arttıkça ve annedeki başka sorunlarla (hipertansiyon, obezite, guatr, diyabet) birlikte oldukça daha çok artmaktadır.
Sigara içen gebe kadınların bebeklerinde rahim içi gelişme geriliği (intra uterin growth retardation) daha çok görülür ve bu gebelerde erken doğum ihtimali artar. Bu iki nedenden ötürü sigarayla düşük doğum ağırlığı daha çok görülür. Sigaranın doğumsal sakatlıklara neden olduğu yönündeki yayınlar henüz tam kesinlik kazanmamıştır.
Sigaranın biyokimyasal olarak toksik olduğu kesindir. Sigara karboxsihemoglobini arttırarak bebeğe giden oksijeni azaltır. Nikotin ve thiocyanate rahme kan götüren damarları kasarak bebeğinize daha az kan gitmesine neden olur. Sigaradaki polisiklik hidrokarbonlar ve kadminyum plasental fonksiyonları bozar. Sigara ayrıca annenin iştahını bozar ve mide şikayetlerine neden olur.
Doğumdan sonra sigara içmeye devam etmek emzirmenin kalitesini etkiler. Muhtemelen sigaraya bağlı gelişme geriliği ile veya erken doğum nedeniyle prematüre doğan bebeklerde emzirmeye başlama daha zordur. Sigara içiciliği ani bebek ölümü sendromunu (=sudden infant death syndrome) artırır, astım, üst solunum yolu infenksiyonu sıklığında artış ve bu hastalıktan hastaneye yatış oranında artış ve dikkat eksikliği sendromuna neden olabilir. Yapılan bir araştırmada ebeveynleri sigara içen 11 yaş çocukları akranları ile karşılaştırıldığında ortalama 6 ay matematik ve okuma yönünden geri bulunmuşlardır.
Sigaranın bırakılması bu riskleri düzeltir. Ancak azaltılması bu risklerde hafif bir azalmaya neden olur. Bu nedenle azaltmadan ziyade tam bırakma önerilmektedir.
GEBELİK VE ALKOL
Alkol bebeğinize toksiktir. Alkol teratojendir (sakatlığa neden olan). Gebelikte sürekli alkol alınması bebekte düşük doğum ağırlığına, mental geriliğe, davranış bozukluğuna neden olur.
Fetal alkol sendromu: 1973 yılında tanımlanmıştır.
- Büyüme geriliği (anne rahminde ve doğumdan sonra)
- Santral Sinir Sistemi anormalliği (mikrosefali, anormal davranışlar, dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromu, orta derecede mental gerilik)
- Yüz anomalileri (küçük burun, derin burun köprüsü, ince üst dudak, küçük gözler)
- Kalp-böbrek anomalileri
Düzenli alkol alan kadınlar, gebe kalmayı planladıkları andan itibaren alkol alımını durdurmalıdır. Az da olsa sık alkol alımının bazı doğumsal defektler ve mental gerilik ile alakası olduğu yönünde şüpheler giderek artmaktadır. Nadiren alınan az miktarda alkolün ise “no effect zone” da (etkisiz bölge) olduğu düşünülmektedir (bir bardak şarap, bir kap bira).
[lbmn_authorbio]
Son Yazılar
- Sadece Hamile Kadınların Yaşayabileceği 10 Şahane Duygu 12 Ağustos 2024
- Sezaryen Sonrası Normal Doğum 28 Haziran 2024
- Poli Kistik Over Sendromu 28 Haziran 2024