Gebelikte İlk 3 Ay Şikayetleri

GEBELİĞİN İLK ÜÇ AYINDA SIK GÖRÜLEN ŞİKAYETLER

Gebelik sırasında vücudunuzda pek çok doğal değişiklik olur. Bunların çoğuna yabancı olduğunuz için bu değişiklikleri şikayet olarak yorumlayabilirsiniz. Bu değişiklikler sizi rahatsız etse de bebeğinize bir etkisi olmaz. Her gebelik kendine özgüdür. Aynı gebede bile yaşadığı iki gebelik bulguları birbirine benzemeyebilir. Burada anlatılacak şikayetleri her kadın yaşayacak diye bir şey yoktur. Bunların belki bir kısmını belki hiç birini yaşamayabilirsiniz. Bu kısımda sık görülen şikayetler gebeliğin her üç ayı için ayrı ayrı anlatılacaktır.

 

YORGUNLUK

Gebeliğin çok erken dönemlerinden itibaren kendinizi yorgun, bitkin hissedebilirsiniz. Sanki uyku ihtiyacınız artmış gibidir. Bu durumu yapan kesin neden bilinememekle beraber gebeliğin erken dönemlerinde yükselmeye başlayan progesteron hormonunun yorgunluk verici etkisinden olduğu düşünülür. Yorgunluk hissi gebeliğin ilk üç ayında sık görülür bazen dördüncü aya kadar devam edebilir. Gebe kaldığınızı fark etmenizin sizde yaratacağı duygusal değişik de kendinizi biraz bitkin hissetmenize neden olabilir.

 

Yorgunluk için öneriler:

*İhtiyacınız kadar dinlenin, dinlenmek için fırsat yaratın

*Sigarayı bırakın

*Az ve sık beslenin

*Gün içinde, yapabiliyorsanız, uzanıp ayaklarınızı yukarı kaldırın.

*Gün içinde dinlenemezseniz akşam iş dönüşü, yemek öncesi fırsat yaratın. Bu arada aileniz size yardımcı olmalıdır.

*Dinlenmek için erken yatın. Yatmadan birkaç saat önceden çok su içmezseniz, gece sık sık idrar için kalkmazsınız.

*Enerjinizi arttırmanın bir yolu da egzersiz yapmaktır. Gün içinde 15-30-45 dakikalık (performansınıza göre, maksimum kapasitenizi zorlamadan) yürüyüş yapın.

*Dengeli ve yeterli beslenin. Yetersiz beslenmeniz kendinizi daha bitkin hissetmenize neden olur.

 

BULANTI VE KUSMA 

Gebelikte bulantı ve kusmalar ilk üç ayda yaşanan en ciddi şikayetlerdendir. Bulantı ve kusmalar adet gecikmesi ile birlikte değil genelde 5-6.haftalarda artar. Bulantı ve kusmalar 7-9.haftalarda çok şiddetlenebilir. 12. haftadan sonra giderek azalır ama bazen 16-20. gebelik haftalarına kadar devam edebilir. Kesin sebebi bilinmemektedir. Plasenta ve bebekten salgılanan hormonlar sorumlu tutulmaktadır. Ayrıca gebelik hormonlarının mide ve barsak hareketlerini yavaşlatması da bulantı ve kusmanın aşırı olmasında rol oynamaktadır. Gebelik sırasında koku alma hissinde olan değişiklik kokulara karşı hassasiyete ve bulantıların artışına neden olabilir. Gebelik bulantı kusması taşıt tutmasına benzer. Dolayısıyla uzun ve virajlı araç seyahatleri gebelik bulantı kusmasını çok arttırır. Gebelerin yaklaşık %70’i bulantı kusmadan şikayetçidir. Bazen kusmalar o kadar şiddetlidir ki kusma ile beraber açık renkli kanın geldiğini görebilir. Bu durum mide asidinin yemek borusunda yaptığı tahrişe bağlıdır.

 

Bulantı kusmayı arttıran durumla

  • İlk gebelikler
  • Genç anneler (16-22 yaş)
  • İkiz gebelikler
  • Tiroid bezi hastalıkları
  • İdrar yolu infeksiyonları
  • Uzun ve virajlı araç yolculuğu
  • Duygusal stres (istenmeyen bebek gibi durumlarda)
  • Geniz akıntısı (üst solunum yolu hastalıklarına bağlı olarak)
  • Ani hareketler (özellikle sabahları birden yataktan kalkmak)
  • Gebelik öncesi mide hastalığı olması (gastrit ya da ülser gibi)
  • Koku riski olan mesleklerde çalışmak.

 

Bazen bu risklerin hiç biri olmadan da aşırı bulantı kusma görülebilir. Bazende bulantı kusma ilk üç aydan sonra görülebilir ve nadir vakalarda tüm gebelik boyunca devam edebilir.

 

Bulantı kusma durumunda öneriler:

  • Yemek yeme alışkanlığınızı değiştirin. Gebelik ve beslenme bölümünde anlatıldığı gibi (ayrıntılı bilgi için gebelik ve beslenme bölümüne bakınız) az ve sık yemek yeme alışkanlığı edinin. Yemekler sırasında midenizi tam doldurmayın. Yemek sırasında az su içmek bazen işe yarayabilir. Midenizi tam boş tutmayın. Midenizi tam doldurmak ya da tam boş bırakmak bulantınızı arttırabilir.
  • Küçük atıştırmalar yapın. Buna sabah yataktan kalkmadan başlayın. Yatağın başında galeta, kraker gibi kuru şeyler bulundurun. Yataktan kalkmadan açık çay içmek bazen işe yarayabilir.
  • Sabah yataktan yavaş yavaş kalkın. Gebelik bulantısı uzun süre yattığınız yerden aniden kalkmanızla artabilir. O nedenle sabah uyanır uyanmaz kalkmayın. 5-10 dakika iyice ayılmayı bekleyin (bu arada bir şeyler atıştırabilirsiniz), sonra yatağın kenarına oturun ve bir kaç dakika sonra kalkın.
  • Kötü kokulardan kaçının. Hatta kötü görüntülerden bile kaçının. Bazen akla gelen kötü bir görüntü bile kusmayı tetikleyebilir. Evinizi, banyo, tuvaleti iyi havalandırın. Evde oda spreyleri kullanmayın. Eşinizden bir süre parfümünü evde kullanmamasını isteyin. Sizde eğer yapıyorsa parfüm ya da deodorant kullanmayın. Onun yerine sık ılık duş alın. Evde kokusu uzun süre kalacak (balık vs) yemekleri yapmayın. Mümkünse bol bol açık havada kalın.
  • Uzun ve virajlı araç yolculuklarından kaçının. Eğer imkanınız varsa seyahatinizi bulantınızın azaldığı döneme erteleyin ya da uçak ile gidin.
  • Bulantı kusmalarınız fazla ise çalıştığınız yerden izin alın.
  • Midenizden ağzınıza doğru acı bir sıvı geliyorsa (reflü) anti asit şuruplar reflüyü azaltır ve buna bağlı bulantı ve kusmayı önleyebilir. Bu ilaçlar kana karışmaz dolayısıyla güvenle doktorunuzun önereceği antiasit şurubu kullanabilirsiniz. Antiasitler kusmanızı engellemese bile asitli kusmanızı engeller. Yani antiasit aldıktan sonra kussanız bile asit olmayan bir sıvı kustuğunuz için yemek borunuz ve dişleriniz tahriş olmaz.
  • Yapılan tıbbi çalışmalar zencefilin kusmaya iyi geldiğini göstermiştir. Deneyebilirsiniz.
  • Yapılan tıbbi çalışmalar B vitaminlerinin (özellikle B6) kusmayı azalttığını göstermiştir. Doktorunuzun tavsiyesi ile kullanabilirsiniz.
  • En sık kullanılan ilaç, taşıt tutmalarında da verilen Dramamin’ dir. Biraz uyku hali yapabilir ama bebeğinize bir zararı gösterilememiştir.
  • Son yıllarda ondansetron etken maddeli bulantı ilaçları daha sık kullanılır olmuştur. Bu ilaçlar gebelik bulantı kusmasında en etkili ilaçlardır. Ancak pahalı oluşları en büyük dezavantajıdır. Gerekli olduğu durumlarda damar içine de verilebilir.
  • Serum verilmesi özellikle yediği içtiği her şeyi kusan gebelerde gerekebilir. Bir gebe hastanın seruma ihtiyacı olup olmadığını gösteren pratik yol idrar tahlilinde keton maddesine bakılmasıdır. Keton yakacak şeker kalmadığı zaman vücudun yağları yakması ile açığa çıkar. Keton maddesi hoş olmayan bir kokuya neden olur ve bu koku hastanın idrarında ve nefesinde duyulabilir. Yani bulantı kusması olan bir gebede idrarda şeker olmadan ketonun yükselmesi hastanın uzun zamandır bir şey yiyemediğini ve vücudun artık enerji üretmek için yağları yakmaya başladığını gösterir. Keton kanda yükseldikçe idrardaki miktarı da giderek artar. İdrarda daha fazla keton çıkması daha fazla açlığı gösterir. Kanda ketonun yükselmesi ise bulantının daha fazla artmasına neden olur. Bulantının artması hastanın daha da kötüleşmesini beraberinde getirir. İşte bu kısır döngü durumunun kırılması için hastaya şeker verilmesi gerekir. Bu da en hızlı ve hastanın kusmayacağı damar yolu ile sekerli serum verilerek sağlanır. Duruma göre 1 ya da 2lt serum verilebir. Bazı hastalarda bu durumun düzelmesi bir kaç günlük tedaviyi (hastaneye yatışı) gerektirebilir.

 

SIK İDRARA ÇIKMA

Hamileliğin erken dönemlerinde kanda yükselmeye başlayan gebelik hormonlarından progesteron hormonu idrar torbasını gevşeterek tam boşalmasını önler. Bu durum hem sık sık idrar hissinin gelmesine ve aynı zamanda da idrar yolu infeksiyonlarının artmasına neden olur. Yine ilk aylarda büyüyen rahminiz idrar torbanızı sıkıştırır ve bu baskı sonucu idrar torbanız sanki doluymuş hissi verir. Yine ilk aylardan itibaren böbreğin süzme hızındaki artış daha çok idrar çıkarmanıza neden olur. Bütün bu değişikliklerin sonucunda ilk üç ayda sık idrara çıkma şikayeti görülür. Üç ayın sonunda rahim karın içerisine doğru büyüdüğü için idrar torbası üzerindeki baskı azalır ve sık idrara çıkma hissiniz azalır. Ancak son aylar geldiğinde bebeğin ağırlaşması ve kafasının yaptığı baskı nedeniyle yeniden sık idrara çıkma şikayeti görülür.

 

Sık idrara çıkma şikayeti için öneriler:

  • Yatmadan bir kaç saat önceden su içmeyi keserseniz gece idrara kalma sayınızda biraz azalma olabilir. Size önerilen su içme miktarınızı gündüze kaydırırsınız.
  • İhtiyaç duyduğunuzda idrarınızı yapın. İdrarınızı tutmak torbanızın fazlaca gerilmesine, gülerken ya da hapşırırken idrar kaçırmanıza ve dahası idrar yolu infeksiyonu sıklığında artışa neden olabilir.
  • İdrar yaparken öne doğru eğilmek idrar torbanızın daha iyi boşalmasına yardım eder.

 

BAŞ AĞRISI VE KENDİNİ KÖTÜ HİSSETME

Gebeliğin erken dönemlerinde görülen baş ağrıları birçok kadını rahatsız etmektedir. Nedeni belli değildir, ancak gebelikte yükselen estrojen ve progesteron hormonları ve kan akımındaki değişiklikler neden olabilir. Diğer olası nedenler stres ve yorgunluktur. Anne olacağınızı hissetmeye başlamanız belki sizde gerginlik yaratabilir. Bazen gebe kaldığınızı öğrendiğinizde sigara veya kahve (kafein) alışkanlığınızı bırakmanız bir tür yoksunluk belirtisi olan baş ağrılarını tetikleyebilir.

Kendini iyi hissetmeme, gebe kadınlarda sık görülür ve gebelik sırasında görülen dolaşım değişiklikleri sonucu olabilir. Uykusuzluk, stres, bulantı-kusmalar ve yorgunluk hisside kendini kötü hissetmeye neden olabilir.

 

Kendini kötü hissetmede ve baş ağrılarında öneriler:

 

  • Sinüzite bağlı baş ağrıları yüzün ön tarafında, kenarlarda, burun çevresinde ağrı yapar. Yüze sıcak kompres uygulanması ağrıyı azaltabilir.
  • Gerilme baş ağrılarında boynun arka tarafına soğuk kompres uygulayabilirsiniz.
  • Gevşeme egzersizleri (ilgili konuya bakınız) baş ağrılarınızı azaltmada ve kendinizi iyi hissetmede etkilidir. Bu egzersizleri sakin bir ortamda ve iyi şeyler düşünerek yapın.
  • Beslenmenize dikkat edin. Uzun süren açlık periyotları kan şekerinizin düşmesine ve baş ağrısına neden olabilir.
  • Düzenli egzersizler performansınızı arttırır, kan dolaşımınızı düzenler böylece hem kendinizi iyi hissetmenizi hemde zinde olmanızı sağlar.
  • Yaşamınızdaki stres faktörlerini (tabiki mümkün ise) azaltmaya çalışın.
  • Uygun ağrı kesicileri kullanabilirsiniz. Hangi ağrı kesiciyi alacağınızı doktorunuza danışın.
  • Oturduğunuz veya yattığınız yerden yavaş kalkın. Ani kalkışlar göz kararması ya da baş dönmesine neden olabilir.

 

GÖĞÜSLERDE HASSASİYET

Gebeliğin erken dönemlerinde artmaya başlayan kadınlık hormonları (estrojen ve progesteron) meme dokunuzda bir hassasiyete neden olur. Bu durum adet önceki meme dokunuzdaki gerginliğin biraz artmış hali gibidir. Meme uçları daha hassas olabilir. Meme dokusunda yeşilimsi damarlar belirgin hale gelebilir. Meme ucundaki siyah alan (areola) daha da siyahlaşır ve biraz genişler. Meme gerginliğini azaltmak için memeyi iyi destekleyen sutyenler kullanmanız önerilir. Ayrıca geceleyin göğüsleriniz sizi rahatsız ediyorsa, uyurken de sutyen takınız.

 

KASIK AĞRISI

Gebeliğin erken dönemlerinde kasıklarınızda, kalça ve belinizde ağrılar hissedebilirsiniz. Gebelerin çoğu bu ağrıyı adet öncesi hissettikleri ağrıya benzetirler. Adetin gecikmeye başlaması ile birlikte şiddeti biraz artar. Gebeler öncelikle bunu adetin iyice yaklaşması olarak düşünüp kaygılanmazlar. Ancak beklenen adet gelmeyip de gebelik testi yapıldığında hasta bu ağrılardan ötürü kaygılanmaya başlar. Aslında genelde fazla şiddetli değildir. Yorgunluk ve uzun süre ayakta kalma ile artar istirahat edilince genelde azalır. Bu ağrılar rahim büyürken onu tutan bağların gerilmesi nedeniyle olur. Ilık banyolar ve dinlenme hem gevşemenize hem de sancılarınızın hafiflemesine yardımcı olur. Ancak kasık ağrılarınız giderek şiddetleniyor, istirahatte geçmiyor ise veya vajinal kanama ile birlikte ise doktorunuza danışmanız yerinde olacaktır.

 

VAJİNAL KANAMALAR

Gebeliğin ilk üç ayında her 4 ya da 5 gebe kadından biri vajinal kanama yaşayabilir. Genelde uzun süre ayakta kalma sonrası ya da cinsel ilişki sonrası görülür. Bazen aşırı bulantı kusma durumu ile birlikte görülür. Eğer kanama lekelenme tarzında ise ya da artmıyorsa ve eşlik eden fazlaca bir kasık ağrısı yoksa anormal bir durum genellikle yoktur. Yinede kanama durumlarında doktorunuza haber vermeniz yerinde olur. (ayrıntılı bilgi için gebelik ve vajinal kanamalar bölümüne bakınız.)

[lbmn_postpagination]

[lbmn_authorbio]

Cüneyt Genç Blog

Yenilenen websitemiz ve güncel içeriklerimiz ile karşınızdayız!

Sezaryen Sonrası Normal Doğum

Günümüzde tüm dünyada sezaryen oranları artmaktadır. İlk gebeliklerin ileri yaşlara kayması, tüm…
Continue reading

Poli Kistik Over Sendromu

Poli Kistik Over Sendromu Nedir? Poli Kistik Over Sendromu üreme çağındaki kadınlarda…
Continue reading

İkili, Üçlü, Dörtlü ve Ardışık Testlerle İlgili Sık Yapılan Yanlışlar

Gebelikte anomali taramalarında kullanılan ikili, üçlü, dörtlü ve ardışık test ile sık…
Continue reading

Gebelikte Cinsellik Hakkında Bilmedikleriniz

Gebelik ve cinsellik HAMİLELİK ESNASINDA HORMONLARA NE OLUYOR? SANKİ KADINLAR HAMİLEYKEN SEVİŞMEYE…
Continue reading

Gebelikte Anomali Taramalarında Kullanılan Yöntemler Nelerdir?

Anomali taramalarında en çok kullanılan yöntem ultrasonografidir. Hormonal testler dediğimiz ikili, üçlü,…
Continue reading

Anestezi Nedir? Hamilelikte Kullanılır mı?

Anestezi Nedir? Analjezi ağrı duyusunun tamamen veya kısmen giderilmesi; anestezi ise kas…
Continue reading

Sezaryen nedir? Riskler ve Öneriler

Sezaryen 20. gebelik haftasından sonra karın alt kısmından kesi yapılarak bebeğin doğurtulması…
Continue reading

A’dan Z’ye Gebelikte Normal Doğum Rehberi

NORMAL DOĞUM REHBERİ Normal doğum bebeğin vajinal yoldan doğurtulmasıdır. Ağrısız doğum, vakumla…
Continue reading

Cüneyt Genç

Bizler personelimiz ve hastalarımızla büyük bir aileyiz. Sizde bu ailenin bir üyesi olmak isterseniz 0 312 286 33 02 (PBX) numaralı telefondan randevu alarak bize ulaşabilirsiniz.

Saygılarımla
Op. Dr. Cüneyt Genç
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Open chat